السحر
71- Sihir
أخبرنا
إسحاق بن
إبراهيم قال
أنا عيسى بن
يونس قال ثنا
هشام بن عروة
عن أبيه عن
عائشة قالت سحر
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم سحره رجل
من يهود بني
زريق يقال له
لبيد بن
الأعصم حتى أتاه
ملكان ذات يوم
أو ليلة قال
يا عائشة
أشعرت أن الله
أفتاني فيما
استفتيته
أتاني ملكان
فقعد أحدهما
عند رأسي
والآخر عند
رجلي قال أحدهما
ما وجع الرجل
فقال الآخر هو
مطبوب قال ومن
طبه قال لبيد
بن الأعصم قال
في أي شيء قال
في مشط ومشاطة
وجف نخل طلعة
ذكر قال وأين
هو قال في بئر
ذي أروان
فأتاها رسول
الله صلى الله
عليه وسلم في
أناس من
أصحابه قال يا
عائشة لكأن
ماءها نقاعة
الحناء وكأن
رؤوس نخلها رؤوس
الشياطين
فقلت يا رسول
الله أفلا
استخرجته قال
قد عافاني
الله وكرهت أن
أثور على
المسلمين منه
شرا
[-: 7569 :-] Hz. Aişe der ki: Ben-i
Zürayk Yahudilerinden Lebid b. el-A'sam denilen bir Yahudi, Nebi (sallallahu
aleyhi ve sellem)'e sihir yaptı. Nihayet bir gün veya bir gece Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem):
"Ey Aişe! Anladın
mı Allah bana ondan fetvasını sorduğum şey hakkında fetva verdi. Bana iki melek
geldi. Bunlardan biri baş ucumda, diğeri de ayaku cumda oturdu. Bunlardan biri,
diğerine: «Bu zatın rahatsızlığı nedir?»
diye sordu. O da: «Buna sihir yapılmış» diye cevap verdi. Soran zat: «Kim O'na
sihir yaptı?» diye sorunca, oda: «Lebid b. el-A'sam» diye cevap verdi. Soran
zat: «Sihri neye yaptı?» diye sorunca, diğeri: «Bir tarakla saç döküntüsüne ve
bir de erkek hurma tomurcuğunun içine» diye cevap verdi. Soran zat: «O sihir
malzemesi nerededir?» diye sorunca, diğeri: «Zirvan kuyusundadır» dedi"
buyurdu.
Hz. Aişe der ki: Sonra
Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem), sahabeden bir kaç kişiyle
beraber o kuyuya gitti (ve geldikten sonra): "Ey Aişe! O kuyunun suyu
tıpkı kına karıştırılan su gibi (kırmızı) ve kuyunun çevresindeki hurma
ağaçları tıpkı şeytanların başları gibiydi" buyurdu.
Ben: "Ey Allah'ın
Resulü! Sihir malzemesini çıkarmadın mı?" diye sorunca: "Hayır! Bana
gelince Allah afiyet verdi, insanlara kötülük getirmekten çekindim"
buyurdu.
Tuhfe: 17134
Diğer tahric: Buhari
(3175, 3268, 5763, 5765, 5766, 6063, 6391); Müslim (2189 (43, 44); İbn Mace
(3545); Ahmed, Müsned (24300); Tahavi, Şerh Müşkili'ı-Asar (5934); İbn Hibban
(6583, 6584)